31 Temmuz 2014 Perşembe

BU HEYECAN BİZE BU YAZ YETER!




Herşey yaşandığında güzel,
Herşey yaşında güzel,
Herşey zamanında güzel.


Çocukluk çağlarımda, ilk gondola bindiğim gün, çığlık çığlığa "Durdurun" "İndirin" diye bağırarak hiç inmeden arkadaşlarımla tam 13 kez gondola bindiğimi hatırlıyorum. 
İşte heyecan - eğlence.



Yıllar sonra Luna Parkta eğlence, Pek keyifli pek bi heyecanlı
Luna Park eğlencemizin adrenalini bana fazla geldi.


Eşimle Balerinaya bindik. Balerina Teyze eskisi gibi hiç yaşlanmamış enerjisinden bir şey kaybetmemiş, döndükçe dönüyor, sadece dönmede değil dalgalanarak dönüyor, mide bulantısı baş dönmesi yan etkilerinin yanı sıra korkudan ölebilirim sandım. Sımsıkı tutunmaya çalışıyorum nafile, o kuvvet ile ağırlığım arttıkça Eşimi ezdim. O da sürekli "kalk Hale kalk Hale" nidalarında bulunsada o durumda bu imkansızdı.



Arkamızda da iki Bey , anlaşılan biri diğerinin aklına girmiş balerinaya binmek için ki, diğeri sürekli yanındakine kızıyor "ah ulan ahhh" "ah ulaan ahhhh…"

Bu heyecan bize bu yaz yeter.

4 Temmuz 2014 Cuma

Bu Kadar mı Olur

O kadar acıkmışım ki;  "şöyle iki boğum pidenin arasına peynir koyup yiyeyim iftara kadar" düşüncesi ile kazanın ucundan döndüm dün akşam 2 kere.


27 Haziran 2014 Cuma

Hayırlı Ramazanlar Dostlar

Ne mutlu bugüne eriştik.
Elhamdulillah...

Elhamdulillah, Allahım Annemden Babamdan razı olsun.
Ufaciktim oruc tutma yarişi yaptıgımı hatirliyorum.
İlk gunler, ortadaki gunler ve son gunler  oruc tutarak başladıgımı,
Yarim gun yarim gun oruc tuttugumu da.
Çok bilmiş kardeşimle site bakkalımıza gidip ezana yakın saatte poşete çifter çifter abur cubur doldurdugumuzu da.
Babamin “huhuuuu kizzllaaaarrr” diyerek her birimizin odasina defalarca ve sabirla sahura uyandirmak icin geldigi geceler, sahur sofrasinin her zaman hazir oldugu!!! (Canim Annem), bizlerin  acilamayan gozlerle sofraya oturdugu sonrasinda kakara kikiri gecen dakikalar…
Agzimizi  yikamak ve dis fircalamak icin siraya girisimiz ya da lavabo kapma yarisimizJ
Ve yine Babamin ezana son dakikalar kala tekrar yataklarimizi dolasmasi, elinde bir koca surahi ve bardak, son sularimizi icelim diye...

AVRASYA TÜP GEÇİŞ PROJESİ TEKNİK GEZİMİZ

İstanbul Boğazı Karayolu Tüp Geçit Projesi ile Asya ve Avrupa yakaları, denizin altından geçecek olan karayolu tüneli ile birbirine bağlanacak. İstanbul’da araç trafiğinin yoğunluğunu Özellikle Boğaz Köprüsünden alacak olan Avrasya Tüneli, toplam 14,6 kilometrelik bir güzergâhı kapsıyor.



Proje Sorumlusu Mühendis Emin Beyin rehberliğinde ön bilgilendirme alarak gezimize başladık.
Ortaklığı bulunan SK firması Korenin en büyük firmalarından,
Yap, işlet, devret modeli ile hazırlanan çok büyük bir proje olan Tüp Geçiş, seferberlik halinde içerisinden "Tank" geçirecek kadar güçlü bir yapı olmaya hazırlanıyor.


Şantiyeye giriş çıkışlar turnikelerle sağlanıyor.


Yukarıda solda, dışarıdan hali ile görünen makinenin sağ resimde de içerisine doğru ilerliyoruz. 
TBM denilen bu araç ile toprak-dolgu-deniz kazıma işlemi yapılıyor, hem kayada hem toprak ve suda kazı yapabilen bu güçlü makine tabiiki Almanların.
Bu aracı yapıldıktan sonra parçalara ayırıp gemi ile Türkiye'ye getirmişler. Ve tekrar monte etmeleri tam 3 ay sürmüş. Tabiiki Japonlar yapmış.
Kırmızı -  Mavi görünen kesici, kazıyı yapan yüzey.
 Günde 8 ile 12 mt. ilerleyen bu araç, kazdığı dolguyu sıvı hale ayrıştırarak aşağıda resmini gördüğünüz şekilde dışarıya veriyor, yine bunu da çevresel atık olarak doğaya zarar vermeden İlgili yerlere ulaştırıyorlar.

Ekip büyük, iş büyük! Dolguyu Kesen Makinenin içerisinde o basınca dayanacak Dalgıçlar ekibin bir parçası. Bu Teknik Dalgıçlara, Çin'de 10 ay süren bir eğitim aldırmışlar.




İş Sağlığı ve Güvenliği Denetiminden başarıyla çıkmışlar. Gerçekten tedbirler olabileceğinin en iyisi idi.
Şahsen Mesleki olarak ve bir çalışan olarak motivasyonum arttı.

İçerisi çok sıcak çok yorucu, yerin 40mt aşağısına indik, biraz kızardık-  bunaldık ama aynı zamanda çok fazla hayran kaldık. Memnun kaldık.














14 Ocak 2014 Salı

Hamam sefası

Sefam olsun ohhhh ohhhh diyerek başlamak istedim.

Cilt bakımı , ayak bakımı, vucut bakımı ve benzerlerine ihtiyac duyuyor belirli veya belirsiz aralıklarla guzellik merkezlerinde vakit harcıyorsanız sizlere şiddetle "HAMAM" a gitmenizi tavsiye ederim.

Uygun fiyatlı spa
Kendinize vakit ayırdıginiz
Size ozel dakikalar için muhakkak gidin. Gidin ve kesenizi köpük masajınızı dar vakitlere sıgdırmadan rahat rahat geniş geniş yaptırın.
Tüm vucudunuz arınırken beyninizin de ne kadar rahatladıgını hissedeceksiniz.
Çıkıştada bol köpüklü tuzlu bir ayran içmeyi ihmal etmeyin.

Gunun sonunda da  sakın kendinizi yormayın; çayınızı yudumlarken  sevdiğiniz bir kitabı okuyabilir veya ayaklarınızı uzatıp yan gelip yatabilirsiniz. Hafif uyku bastırıyor zaten. (Bu da ilaç gibi geliyor)
Bu kadar kolay bu kadar basit ve cabuk...


Gule gule kirlenin :))

6 Ocak 2014 Pazartesi

BABA

Uykusu gelen cocuga "uykusu gelince kendisi yatar " diyen Babadır.
Uyuyan çocugu "hadi yatagina" diyerek odasına gonderen de.
Acıkan bebegi alıp dışarıya yemege goturen de.
Dusup aglayan cocugu degilde yerden kumandayı alan yine Babadır.;))))
Başını yastıga koyar koymaz uyuyabilen de Babadır.